Periyodik yazılar yazmaya ilk olarak, Muhasebat Kontrolörleri Derneği’nin yayın organı olan Mali Kılavuz Dergisinde, editör olduğum günlerde, bundan 23 sene önce başladım. Kamu Mali Yönetim Proje grubunda yer aldığım Kemal Derviş’li günlerdi. 15 günde 15 yasa deniliyor, piyasayı regüle etmek üzere bağımsız denetleyici kurum ve kurullar oluşturuluyor ve yağmur gibi mevzuat değişikleri yaşanıyordu. O günlerde hangi mevzuatı neden ve nasıl değiştirdiğimizi, Mali Kılavuz Dergisinde tüm kamuoyuna anlatma olanağı doğmuştu ve Mali Kılavuz Dergisi büyük bir kamuoyu oluşturuyordu.

Bu süreçte Muhasebat Kontrolörleri Derneği Başkanı oldum. 2004 yılında Atılay Ergüven üstadın başkanlığında, Kamu Yönetimi Reform Tasarımına şiddetli bir muhalefet rolünü sırtlanan, Devlet Denetim Elemanları Derneği Kültür ve Yayın İşleri Sekreteri olarak, uzunca bir süredir sessizliğe bürünen Denetim Dergisinin editörlüğü görevi ile tarih sayfalarında şanlı bir destana dönüşen makaleler kaleme aldım.

Aynı yıllarda vergi ve sigorta ağırlıklı yazıları çeşitlendirmek isteyen, Rahmetle andığım, hocam, dostum, ortağım Prof. Dr. Şükrü Kızılot’un Yaklaşım Dergisinde makaleler yazmaya başladım. Yaklaşım Yayınlarından Ülkede’ki ilk Kamu Harcama Hukuku kitabını kaleme aldım. Sonra İdari Mali Mevzuat, Stratejik Yönetim, Yerel Dünya, Mevzuata Vizyoner Bakış gibi onlarca dergide binlerce makale kaleme aldım. Gündem35, Telegram haber gibi internet medyasında günlük yazılar yazmaya başladım. Bu yazım süreçleri 3 kez tutuklandığım dönemlerde kesintiye uğradı. Yazın dünyasında yeni bir dergiye, yeni bir gazeteye, yeni bir yazı dizisine başlıyorsanız, esasında yeni bir dünya kuruluyor demektir. Şimdi kendi web sayfamdan yazılar yazmaya başlıyorum. Böylelikle birlikte yeni bir dünyaya kulaç atmaya başladık ve bu yeni dünyada, sorumluluğumuzun, beklentilerin, ağırlığımızın ve gücümüzün farkındayız.

Cezaevinde uzun düşün zamanlarında aklıma koymuştum artık kendi gazetemi kendi yazın mecralarını oluşturmayı. Böylece günlük yazılar yazmak ve uzmanı olduğum alanlarda çorak olan yazın hayatına adeta bir can suyu katmak amacını gerçekleştirecektim. Esasında günlük olarak bir gazetede yazı yazmak mevzubahis olduğunda, yoğunluğum içinde yetişememek ve okuyucuya verdiğim sözümü yerine getirememek, çıkar gruplarını rahatsız etmek, yüksek beklentilere cevap verememek gibi endişelerim vardı. Yazılarımın sonu verdiğim rahatsızlıklardan olsa gerek pek aydınlık yerlere çıkmamıştı bugüne değin; Ancak içinde devlet adına görev yaptığını iddia eden kimi görevlilerin, firmaların ve belediye başkan ve bürokratlarının olduğu bir çetenin Kumpasları ile tek kişilik kör kuyularda verdiğim söz gereği zalime karşı dik mazluma karşı eğik olacağız, Yusuf (as) öykünmüşüz bir kere. Hem ne demişler söz uçuyor yazılan kalıyor.

Önümüzde ki günlerde neler yazacağım konusuna gelince; Uzmanı olduğumuz alanlarda bilinmeyenleri öğreten, açıklayan uyaran yazılar yazacağız. Yapılacak ihalelerde kamu yararını hiçe sayan aksiyonları yumurta kırılmadan uyarıp düzeltilmesini sağlayacağız, halkı bilgilendirip kamu yararına katkı vereceğiz, ülke yararına büyük projeler hazırlayacağız ve bunu duyuracağız.

Evet ne demişler biz sefere çıkmakla yükümlüyüz Galibiyet Mağlubiyet Allah’tan.