Loader

* Güncel Mevzuat Dergisi Temmuz 2006 Sayısında Yayımlanmıştır.

SORU VE CEVAPLARIYLA İÇ DENETİM OLGUSU

 

Erkan KARAARSLAN

Maliye Bakanlığı Muhasebat Kontrolörü

 

Ülkemizde, kamu yönetiminde iç denetim kavramına ilk olarak 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununda yer verilmiştir. Bu bağlamda iç denetçilik mesleği, İç Denetçiler Enstitüsünün Haziran 1999’da dünya çapındaki üyelerinin de katılımıyla yaptığı iç denetim tanımına uygun olarak 5018 sayılı Kanunun 63. maddesinde yerini almıştır. Kanunun ilgili maddesinde iç denetim; “Kamu idaresinin çalışmalarına değer katmak ve geliştirmek için kaynakların ekonomiklik, etkililik ve verimlilik esaslarına göre yönetilip yönetilmediğini değerlendirmek ve rehberlik yapmak amacıyla yapılan bağımsız ve nesnel güvence sağlayan danışmanlık faaliyeti” olarak tanımlanarak; bu faaliyetlerin, idarelerin yönetim ve kontrol yapıları ile mali işlemlerinin risk yönetimi, yönetim ve kontrol süreçlerinin etkinliğini değerlendirmek ve geliştirmek yönünde sistematik, sürekli ve disiplinli bir yaklaşımla ve genel kabul görmüş standartlara uygun olarak gerçekleştirileceği belirtilmiş ve iç denetimin, iç denetçiler tarafından yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

1. İç Denetim Faaliyetinin Amacı Nedir?

   İç denetim faaliyeti; kamu idarelerinin faaliyetlerinin amaç ve politikalara, kalkınma planına, programlara, stratejik planlara, performans programlarına ve mevzuata uygun olarak planlanmasını ve yürütülmesini; kaynakların etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasını; bilgilerin güvenirliğini, bütünlüğünü ve zamanında elde edilebilirliğini sağlamayı amaçlar.

İç denetim faaliyeti sonucunda, kamu idarelerinin varlıklarının güvence altına alınması, iç kontrol sisteminin etkinliği ve risklerin asgariye indirilmesi için kamu idaresinin faaliyetlerini olumsuz etkileyebilecek risklerin tanımlanması, gerekli önlemlerin alınması, sürekli gözden geçirilmesi ve mümkünse sayısallaştırılması konularında yönetime önerilerde bulunulur.

İç denetim, nesnel güvence sağlamanın yanında, özellikle risk yönetimi kontrol ve yönetim süreçlerini geliştirmede idarelere yardımcı olmak üzere bağımsız ve tarafsız bir danışmanlık hizmeti sağlar. Danışmanlık hizmeti, idarenin hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik faaliyetlerinin ve işlem süreçlerinin sistemli ve düzenli bir biçimde değerlendirilmesi ve geliştirilmesine yönelik önerilerde bulunulmasıdır.

Nesnel güvence sağlama, kurum içerisinde etkin bir iç denetim sisteminin var olduğuna; kurumun risk yönetimi, iç kontrol sistemi ve işlem süreçlerinin etkin bir şekilde işlediğine; üretilen bilgilerin doğruluğuna ve tamlığına; varlıklarının korunduğuna; faaliyetlerin etkili, ekonomik, verimli ve mevzuata uygun bir şekilde gerçekleştirildiğine dair, kurum içine ve kurum dışına yeterli güvencenin verilmesidir.

2. İç Denetimin Uygulama Alanları Nelerdir?

İç denetim beş temel faaliyet alanını kapsar. Bu faaliyetler uygunluk denetimi, performans denetimi, mali denetim, bilgi teknolojisi denetimi ve sistem denetimidir.

a) Uygunluk Denetimi;   

Kamu idarelerinin faaliyet ve işlemlerinin kanun, tüzük, yönetmelik ve diğer mevzuata uygunluğunun incelenmesi sürecidir. Bu denetim türünde belirlenmiş kriterler farklı kaynaklar tarafından oluşturulur. Uygunluk denetimi Türkiye’de, tüm denetim birimleri tarafından yoğun ve sağlıklı bir şekilde yapılmaktadır. Bu denetim uygulamada, iç denetçiler ve dış denetçiler ile müfettişler, kontrolörler, denetmenler vb. tarafından yürütülmektedir. Bu nedenle iç denetim uygulaması, denetimde var olan mükerrerliği daha da artıracaktır.

b) Performans Denetimi;

Yönetimin bütün kademelerinde gerçekleştirilen faaliyet ve işlemlerin planlanması, uygulanması ve kontrolü aşamalarındaki etkililiğin, ekonomikliğin ve verimliliğin değerlendirilmesi sürecidir. Bu değerlendirme yapılırken, riske dayalı maliyet unsuru ile kaynakların etkin ve etkili şekilde kullanımı göz önünde bulundurulmalıdır.

c) Mali Denetim;

Gelir, gider, varlık ve yükümlülüklere ilişkin hesap ve işlemlerin doğruluğu ile mali sistem ve tabloların güvenirliğinin değerlendirilmesi sürecidir. Türk denetim sisteminde yapılmakta olan bir denetim sürecidir. Yapılan denetimde çok sayıda işlemsel kusur tespit edilirse kayıtların doğruluğu, mevzuata uygunluğu ve düzenliliği üzerine daha fazla hesap denetimi yapılması gerekli olabilecektir.

d) Bilgi Teknolojileri Denetimi

Denetlenen birimin elektronik bilgi sistemlerinin güvenirliğinin ve sürekliliğinin değerlendirilmesi sürecidir. Bu denetim türü ayrıca denetlenenin bilgi sisteminde depolanan veri ve bilgilerin yeterliliğini ve doğruluğunu değerlendirmek için kullanılır. Bilgi sisteminin güvenliği, depolanmış bilgilerin yanlış kullanılmasının, zarara uğratılmasının ya da yok edilmesinin önlenme derecesi olarak belirtilebilir. Türkiye’de kurumların elektronik bilgi sistemlerine geçişleriyle birlikte önemli olacak bir denetim süreci olduğu ve bu denetimin özellikle performans denetimi ile birlikte yapılmasının faydalı olacağı görünmektedir.

e) Sistem Denetimi

Denetlenen birimin yönetim ve kontrol sistemlerinin; organizasyon yapısına katkı sağlayıcı bir yaklaşımla analiz edilmesi, eksikliklerinin tespit edilmesi, kalite ve uygunluğunun araştırılması, kaynakların ve uygulanan yöntemlerin yeterliliğinin ölçülmesi suretiyle değerlendirilmesidir. Bu denetim ile denetlenen birimin mali yönetim usullerinin eksikliklerini tespit etmesi ve gidermesi değerlendirilir. Sistem denetimi ile ayrıca mali işlemlerin ekonomiklik, etkinlik ve verimliliklerinin yanı sıra genel bağlayıcı hukuki düzenlemeler ve iç yönergelerle uyumunu incelenir.

İç denetim anlayışında yukarıda belirtilen denetim süreçlerini yerine getirecek iç denetçinin, değerlendirmeye tabi tutacağı ve inceleyeceği yönetim ve kontrol faaliyetinin içerisinde yer almaması gereklidir. Buna karşın, hazırlanan bir faaliyet ya da programa ilişkin sistem ve prosedürler temelinde bir ‘ön denetim’ faaliyeti yürütebilmesi ya da fikir beyan etmesi iç denetçiden beklenecektir. Ancak iç denetim, asla sürekli iç kontrol faaliyetinin bir parçası haline gelmemelidir. İç denetimin iç kontrol faaliyeti ile iç içe olmaması iç denetimin güvenirliği açısından önemlidir. Bu sayede idare, taşıdığı iç kontrol sorumluluğunun farkında olabilecek ve etkin bir iç kontrol faaliyeti oluşturma ve sürdürme konusunda gerekli girişimlerde bulunabilecektir.

3. İç Denetçinin Görev ve Sorumlulukları Nelerdir?

Türkiye’de iç denetim, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Türk mali denetim sisteminde yerini almıştır. Türkiye’de şu anda iç denetçilik mesleği başlangıç aşamasındadır. İç denetim sisteminin başarısının, mevcut denetim birimlerinin desteğini almasıyla mümkün olacağı görünmektedir.[1]

İç denetçilerin görevleri aşağıdaki on maddede belirtilmiştir:

   1- Nesnel risk analizlerine dayanarak kamu idarelerinin yönetim ve kontrol yapılarını değerlendirmek.

   2- Kaynakların etkili, ekonomik ve verimli kullanılması bakımından incelemeler yapmak ve önerilerde bulunmak.

   3- Harcama sonrasında yasal uygunluk denetimi yapmak.

   4- İdarenin harcamalarının, mali işlemlere ilişkin karar ve tasarruflarının, amaç ve politikalara, kalkınma planına, programlara, stratejik planlara ve performans programlarına uygunluğunu denetlemek ve değerlendirmek.

   5- Mali yönetim ve kontrol süreçlerinin sistem denetimini yapmak ve bu konularda önerilerde bulunmak.

   6- Denetim sonuçları çerçevesinde iyileştirmelere yönelik önerilerde bulunmak ve bunları takip etmek.

   7- Denetim sırasında veya denetim sonuçlarına göre soruşturma açılmasını gerektirecek bir duruma rastlandığında, ilgili idarenin en üst amirine bildirmek.

   8- Kamu idaresince üretilen bilgilerin doğruluğunu denetlemek.

   9- Üst yönetici tarafından gerekli görülen hallerde performans göstergelerini belirlemede yardımcı olmak, belirlenen performans göstergelerinin uygulanabilirliğini değerlendirmek.

   10- Suç teşkil eden durumlara ilişkin tespitlerini üst yöneticiye bildirmek.

İç denetçi bu görevlerini, İç Denetim Koordinasyon Kurulu tarafından belirlenen ve uluslararası kabul görmüş kontrol ve denetim standartlarına uygun şekilde yerine getirir. İç denetçi görevinde bağımsızdır ve iç denetçiye asli görevi dışında hiçbir görev verilemez ve yaptırılamaz.

İç denetçiler, raporlarını doğrudan üst yöneticiye sunar. Bu raporlar üst yönetici tarafından değerlendirilmek suretiyle gereği için ilgili birimler ile mali hizmetler birimine verilir. İç denetim raporları ile bunlar üzerine yapılan işlemler, üst yönetici tarafından en geç iki ay içinde İç Denetim Koordinasyon Kuruluna gönderilir.

İç denetçilerin sorumlulukları da aşağıdaki altı maddede sıralanmıştır:

   1- Mevzuata, belirlenen denetim standartlarına ve etik kurallara uygun hareket etmek.

   2- Mesleki bilgi ve becerilerini sürekli olarak geliştirmek.

   3- İç denetim faaliyetlerinde yetki ve ehliyetini aşan durumlardan iç denetim birimini haberdar etmek.

   4- Verilen görevin tarafsız ve bağımsız olarak yapılmasına engel olan durumların bulunması halinde, durumu iç denetim birimine bildirmek.

   5- Denetim raporlarında kanıtlara dayanmak ve değerlendirmelerinde objektif olmak.

   6- Denetim esnasında elde ettiği bilgilerin gizliliğini korumak.

4. İç Denetim Koordinasyon Kurulunun Görevleri Nelerdir?

            Maliye Bakanlığı ile ilişkili İç Denetim Koordinasyon Kurulu, yedi üyeden oluşur. Üyelerden biri Başbakanın, biri Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanın, biri Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanın, biri İçişleri Bakanının, başkanı dahil üçü Maliye Bakanının önerisi üzerine beş yıl süre ile Bakanlar Kurulu tarafından atanır. Maliye Bakanı tarafından önerilecek adaylardan birinin ekonomi, maliye, muhasebe, işletme alanlarından birinde doktora derecesine sahip öğretim üyeleri arasından olması şartı aranır. Üyeler, bu sürenin sonunda yeniden atanabilirler.

İç Denetim Koordinasyon Kurulu, oy hakkı olmamak kaydıyla teknik yardım almak ve danışmak amacıyla uzman kişileri de toplantılara davet edebilir. İç Denetim Koordinasyon Kurulu, kamu idarelerinin iç denetim sistemlerini izlemek, bağımsız ve tarafsız bir organ olarak hizmet vermek üzere aşağıdaki görevleri yürütür:

a) İç denetime ilişkin denetim ve raporlama standartlarını belirlemek, denetim rehberlerini hazırlamak ve geliştirmek,

b) Uluslararası uygulamalar ve denetim standartlarıyla uyumlu risk değerlendirme yöntemlerini geliştirmek,

c) Kamu idarelerinin denetim birimleri ile işbirliğini sağlamak,

d) Yolsuzluk veya usulsüzlüklerin ortadan kaldırılması için gerekli önlemlerin alınması konusunda önerilerde bulunmak,

e) Risk içeren alanlarda iç denetçilere program dışı özel denetim yaptırılması için kamu idarelerine önerilerde bulunmak,

f) İç denetçilerin eğitim programlarını düzenlemek,

g) İç denetçiler ile üst yöneticiler arasında görüş ayrılığı bulunması halinde anlaşmazlığın giderilmesine yardımcı olmak,

h) İdarelerin iç denetim raporlarını değerlendirerek sonuçlarını konsolide etmek suretiyle yıllık rapor halinde Maliye Bakanına sunmak ve kamuoyuna açıklamak,

i) İşlem hacimleri dikkate alınmak suretiyle ilçe ve belde belediyeleri için iç denetçi atanıp atanmayacağına karar vermek,

j) İç denetçilerin atanmasına ilişkin diğer usulleri belirlemek,

k) İç denetçilerin uyacakları etik kuralları belirlemek.

İç Denetim Koordinasyon Kurulunun Kanunla belirlenen yukarıdaki görevlerine, İç Denetim Koordinasyon Kurulunun Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6’ncı maddesiyle aşağıda belirtilen görevler de eklenmiştir:

l) İç denetçilerin sertifika sistemlerini düzenlemek ve izlemek,

m) Dış denetim sistemi ile işbirliğini sağlamak,

n) Kalite güvence programları kapsamında iç denetim birimlerinin durumlarını en az üç yılda bir değerlendirmek,

o) Kurulca yapılan düzenlemelerin, iç denetim birimleri ve iç denetçiler tarafından uygulanıp uygulanmadığını izlemek ve değerlendirmek,

p) İç denetçi adayları ve iç denetçilerin eğitimi ile Kurulun diğer faaliyetlerine ilişkin giderleri planlamak,

r) İç denetçilerin, iç denetçilik itibarını zedeleyecek hareketlerde bulunduğuna dair Kurula intikal eden raporları incelemek,

s) Kurulca hazırlanan yönetmelikleri, değişen ve gelişen şartlar bakımından, yılda en az bir defa gözden geçirmek.

5. Kimler İç Denetçi Olabilir?

            İç denetçi olabilecekleri iki yönlü ele almak mümkündür. Birincisi geçiş döneminde iç denetçi olacaklar diğeri ise geçiş dönemi sonunda iç denetçi olacaklardır. Geçiş dönemi 31.12.2007 sonuna kadar geçerlidir ve 5018 sayılı Kanunun 5’inci maddesinde sayılan ve halen kamu idarelerinde denetim elemanı olarak çalışanlar ile daha önce en az 5 yıl bu kadrolarda görev yapmış olanların iç denetçiliğe geçişini öngörmektedir.

            31.12.2005 tarihi itibarıyla; Sayıştay Denetçisi, Başbakanlık Müfettişi, Yüksek Denetleme Kurulu Denetçisi, Maliye Müfettişi, Hesap Uzmanı, Bütçe Kontrolörü, Muhasebat Kontrolörü, Gelirler Kontrolörü, Millî Emlak Kontrolörü, Tasfiye İşleri ve Döner Sermaye İşletmeleri Kontrolörü, Hazine Kontrolörü kadrolarında çalışmakta olanlar ile daha önce en az beş yıl bu görevlerde bulunanlar, tüm kamu idarelerinde İç Denetçi; Bakanlık, Müsteşarlık, Başkanlık ve Genel Müdürlüklerde Müfettiş veya Kontrolör olanlar ile daha önce en az beş yıl bu görevlerde bulunanlar, kendi idarelerinde, özel bütçeli idarelerde, mahallî idarelerde ve sosyal güvenlik kurumlarında İç Denetçi; Muhasebe, Millî Emlak ve Vergi Denetmenleri ile bu görevlerde daha önce en az beş yıl bulunanlar, özel bütçeli idareler ile mahallî idarelerde; Belediye Müfettişi ve Hesap İşleri Murakıbı olanlar ile bu görevlerde daha önce en az beş yıl bulunanlar, mahallî idarelerde İç Denetçi, Olarak 31.12.2007 tarihine kadar atanabilirler.

            Geçiş sürecinden sonra iç denetçi olabilmek ancak iç denetçi sertifikasına sahip olmakla mümkün olabilecektir. İç Denetçi Adayları Belirleme, Eğitim ve Sertifika Yönetmeliği incelendiğinde İç Denetim Koordinasyon Kurulu’nca yapılan ya da yaptırılan aday belirleme sınavını başaranlara eğitim verileceği ve eğitim sonunda da sertifika sınavı düzenleneceği ve bu sınavda başarılı olanlara sertifika verileceği anlaşılmaktadır.

            Diğer kriterler dışında bu sınavlara girebilmek için dikkat çekici şartlar arasında;

  • Dört yıllık üniversite mezunu olmak,
  • Yardımcılıklarda ve araştırma görevliliğinde geçen süreler dahil olmak üzere; kamu idarelerinde denetim elemanı olarak en az beş yıl veya yarışma sınavıyla alınıp yeterlilik sınavını veren uzman, doktora unvanını almış öğretim elemanı ile yönetici olarak müdür ve daha üst unvanlarda en az sekiz yıl çalışmış olmak,
  • Sertifika sınavına son başvuru tarihi itibarıyla kırk yaşından büyük olmamak ve aday belirleme sınavı son başvuru tarihinden beş yıl öncesine kadar İngilizce, Almanca veya Fransızca dillerinden birisinden KPDS veya ÜDS’den en az altmış (60) puan almış olmak,
  • Sicil raporu düzenlenen son üç yıl içinde olumsuz sicil almamış olmak,
  • Uyarma ve kınama cezaları hariç disiplin cezası almamış olmak,

sayılmıştır.

6. Hangi Kamu İdaresinde Kaç İç Denetçi Çalışacaktır?

            İç denetçilerin kamu idareleri itibarıyla sayıları, “İç Denetçilerin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” ile belirlenmiştir. Buna göre genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinde toplam 1382 adet iç denetçi kadrosu ihdas edilmiştir. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerine 442 adet iç denetçi kadrosu ihdas edilmiştir. Milli Savunma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Gümrük Müsteşarlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı’’na 25’er iç denetçi kadrosu öngörülmüştür. Üniversitelere 229 adet iç denetçi kadrosu, diğer özel bütçeli idarelere ise 75 adet iç denetçisi kadrosu öngörülmüştür. İl özel idarelerinin 66, Büyükşehir belediyeleri ve bunların ilçelerinin ise 289 iç denetçi kadrosu bulunmaktadır. Diğer il belediyelerine ise 199 kadro ihdas edilmiş olup, Büyükşehir belediyelerine bağlı idarelerin ise 34 iç denetçi kadrosu bulunmaktadır.

7. 2006 Yılında İç Denetçi Ataması Yapılacak mı?

İç denetçi sayısı on ve üzerinde belirlenen kamu idareleri, 31.12.2006 tarihine kadar, tahsis edilen iç denetçi kadro sayılarının en fazla yarısına kadar atama yapabilir. Diğer kamu idarelerinin iç denetçi kadrolarına 31.12.2006 tarihine kadar atama yapılamaz. Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi bu sınırlamaya tabi değildir. Buna göre 10 ve üzerinde iç denetçi kadrosu öngörülmüş kamu idaresi sayısı 38 dir. Bu idareler kendilerine verilen iç denetçi sayısının yarısını 2006 yılında dolduracaklardır. Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı ile Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile birlikte 2006 yılında atanabilecek iç denetçi sayısı 278 dir. Bunun 194 tanesi genel bütçeli idarelerin atayacağı iç denetçilerdir. Gazi Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi’nden oluşan 6 üniversite, 30 adet iç denetçi atamasını 2006 yılında yapabilir. Yüksek Öğrenim Kredi Yurtlar Kurumu 5, Vakıflar Genel Müdürlüğü için 7 iç denetçi kadrosu öngörülmüştür. Mahalli idarelerden Adana Büyükşehir Belediyesi 5, Ankara Büyükşehir Belediyesi 7, İstanbul Büyükşehir Belediyesi 10, İzmir Büyükşehir Belediyesi ise 5 iç denetçiyi 2006 yılında atayabilecektir. Sosyal Güvenlik Kurumu ise 15 iç denetçi atayabilecektir.  

8. İç Denetçiler Kim Tarafından Atanacaktır?

            5436 sayılı Kanun ile 5018 sayılı Kanunun 65’inci maddesinde yapılan değişikle iç denetçiler, bakanlıklar ve bağlı idarelerde, üst yöneticilerin teklifi üzerine Bakan, diğer idarelerde üst yöneticiler tarafından atanacaktır. Bu itibarla örneğin Milli Eğitim Bakanlığında Müsteşar iç denetçiyi teklif edip atamasını bakan yaparken, üniversitelerde atamayı doğrudan rektör gerçekleştirecektir.

9. İç Denetçi Sertifikası Nedir, Sertifika Nasıl Derecelendirilecektir?

   Maliye Bakanlığınca verilen iç denetçi adayı eğitimi sonucunda yapılan yazılı sınavda başarılı olanlara, aldıkları puanı gösteren ve üç yılda bir (A-1) düzeyinden (A-4) düzeyine kadar derecelendirilen (A) dereceli iç denetçi sertifikası verilir. İlk sertifika derecelendirmesi, iç denetim mesleğinde beş yıl geçtikten sonra yapılır.

   Kamu iç denetçi sertifikası; kıdem sırası ve kadro şartları yanında iç denetçinin yeterliliği, mesleki bilgi birikimi ve temsil yeteneği dikkate alınarak iç denetim biriminin teklifi ve üst yöneticinin onayıyla derecelendirilir. İç denetim birimi, değerlendirmelerini; iç denetçilerin çalışmaları, hizmet içi eğitim etkinliklerine katılımı ve başarısı ile sicil durumunu dikkate alarak Kurulun düzenlemelerine uygun olarak yapar.

   Kamu iç denetçi sertifika dereceleri, iç denetçilerin özlük haklarının tespitinde ve kariyerlerinin planlanmasında dikkate alınır.

            Kıdem sırası ve kadro şartlarının oluşmasına rağmen derecelendirme yapılmaması durumunda, buna ilişkin gerekçeler ilgili iç denetçiye ve Kurula yazılı olarak bildirilir.

   İç denetim faaliyetleri, iç denetçi tarafından, kamu idaresinin birim, konu ve süreçleri itibarıyla sınıflandırılır. İç denetçilerin denetim alan ve uygulamalarının değiştirilmesi esastır. İç denetçinin sertifika derecesi ile çalışma süresince edindiği tecrübe ve kıdemine göre hangi denetim alan ve uygulamalarında görevlendirileceği iç denetim birimi yönergelerinde belirlenir.

   Kamu iç denetçi sertifikası, üç yıllık dönemde altmış puan toplanmasıyla bir üst derece sertifika ile değiştirilir. Üç yıllık dönemde yeterli puan alınamaması durumunda takip eden yıllarda geçmiş son üç yılın toplam puanı dikkate alınır.

   İç denetçiler ilgili altmış puanı, aşağıda alabilecekleri puan üst sınırının da belirtildiği alanlardan alabilirler:

   -Katıldıkları meslek içi eğitimlerden yirmi beş puana kadar,

   -Yazdıkları rapor ve yaptıkları çalışmalardan otuz beş puana kadar,

   -Yayınlanmış makale ve kitaplarından on puana kadar,

   -Aldıkları sicil notu, başarı ve takdirnamelerden on puana kadar,

   -Eğitici olarak katıldıkları çalışmalardan on puana kadar,

   -Yabancı dil bilgilerinden on puana kadar,

   puan toplayabilirler.

            Ayrıca, iç denetçiye yüksek lisans ve doktora eğitimlerinin her birinden ilgili değerlendirme döneminde bir defaya mahsus olmak üzere on puan verilir. Sertifika derecelendirilmesine ilişkin puanlama koordinasyon sağlamakla görevlendirilen iç denetçinin teklifi üzerine üst yönetici tarafından, görevlendirme yapılmamışsa doğrudan üst yönetici tarafından yapılır. Kurul sertifika derecelendirilmesine ilişkin hususları ayrıca düzenler.

            10. Hangi Tür Görevler İç Denetimin Danışmanlık Kapsamında Yürüteceği Görevlerdir?

            Bugün itibarıyla yayınlanan mevzuatta danışmanlık görevlerinin mahiyeti ile ilgili açık bir bilgi bulunmamaktadır. Bu husus iç denetim birimlerinin yönergelerine bırakılmıştır. Ancak uluslararası denetim standartları bu konuda bize yardımcı olabilir. Standartlar incelendiğinde, bir idari sorumluluk üstlenmeksizin yürütülen, icrai konularla ilgili görüş, tavsiye, eğitim, analiz, değerlendirme, performans göstergelerinin tespiti, proje görevleri özel ve acil durumlara münhasır faaliyetler gibi idari faaliyetlere değer katmak, kolaylaştırmak, geliştirmek, yol göstermek amaçlarıyla gerçekleştirilen çalışmalar danışmanlık görevi olarak görülmektedir.[2]

            11. İç Denetçiler Soruşturma Yapabilir mi?

            4483 sayılı Kanun incelendiğinde, bu Kanun kapsamında yürütülen faaliyetlerin bir denetim elemanı eliyle yürütülmesinin zorunlu olmadığı anlaşılmaktadır. Ancak bu tür görevler özellik arz ettiğinden genellikle denetim elemanları vasıtasıyla sonuçlandırılmaktadır.

Diğer taraftan 5018 sayılı Kanunun 64’üncü maddesinde, soruşturma açılmasını gerektirecek bir duruma rastlandığında, durumu ilgili idarenin en üst amirine bildirme görevi iç denetçiye verilmiştir. Aslında bu görev başlı başına konunun incelenmesini içeren bir süreci gerektirmektedir.

   Öte yandan 5018 sayılı Kanunun 64’üncü maddesinde iç denetçiye asli görevi dışında hiçbir görev verilemeyeceği ve yaptırılamayacağı hükme bağlanmıştır.

   İç denetçi, yolsuzluğa ilişkin delilleri tespit edebilecek bilgi, beceri ve donanım ile denetim faaliyetini sürdürür. İç denetçi yolsuzluk yapıldığına ilişkin tespitlerini ve elde ettiği delilleri ivedilikle üst yöneticiye intikal ettirir.

            12. İç Denetçilerin Özlük Hakları İle İlgili Neler Söylenebilir?

            5436 sayılı Kanunun 13’üncü maddesinde Birinci dereceli kadroya atanmış iç denetçiler için 2000 makam tazminat puanı öngörülmektedir. Yine aynı Kanunun ek 2’nci maddesinde; “Kamu idarelerinin iç denetçi kadrolarında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre istihdam edilenlere, en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) % 200'ünü geçmemek üzere ek ödeme yapılabilir. Ek ödemenin miktarı ile esas ve usulleri; personelin sertifika derecesi, görev yapılan birim ve iş hacmi, personelin çalışma süresi ve aylık derecesi gibi kriterler dikkate alınarak İç Denetim Koordinasyon Kurulunun önerisi ve Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenir. Bu ödemede 657 sayılı Kanunun aylıklara ilişkin hükümleri uygulanır ve bu ödemeden damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmaz.

Kamu idarelerinin iç denetçi kadrolarında 657 sayılı Kanuna göre istihdam edilenlere, anılan Kanun ile bu Kanun Hükmünde Kararnamede belirtilen ödemeler dışında görev yaptıkları kurum personelinin yararlandığı tazminat, fazla mesai ve benzeri başka herhangi bir ödeme yapılmaz.” hükümlerine yer verilmiştir.

İlgili Bakanlar Kurulu Kararı bugün henüz çıkmamış olduğundan iç denetçilerin özlük hakları ile ilgili açık bir şey söylemek mümkün değildir.

            Diğer yandan yapılan değerlendirmelerde genel bütçe, özel bütçe, mahalli idareler iç denetçileri arasında bir sınıflandırmaya gidileceği ve buralarda çalışan iç denetçilerin ücretlerinin farklılaşacağı da anlaşılmaktadır.

            Öte yandan 5436 sayılı Kanunu ile iç denetçi ibaresi Harcırah Kanunun 33’üncü maddesinin (b) bendine işlendiğinden, iç denetçilerin yurtiçi gündelikleri bu madde kapsamında ödenecektir.

            Ayrıca iç denetçi sertifika derecelerinin, iç denetçilerin özlük haklarının tespitinde dikkate alınacak olması nedeniyle farklı sertifika derecelerinin farklı özlük sonuçları doğuracağı anlaşılmaktadır.

             

             

 

[1] Zeki Balta, “İç Denetçilik Mesleği,” Mali Kılavuz Dergisi, no.31 (Ocak – Mart 2006): s.55.

[2] Karaarslan, Erkan Editör, Koçdemir Mehmet Yazar: 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu Kapsamında Güncel Mali Sorunlar, Muhasebat Kontrolörleri Derneği Yayınları, Yayın No:11, Ankara, 2006. s.312