Loader

EĞLENCE VERGİSİ

 

    1. EĞLENCE VERGİSİNİN KONUSU

 

2464 sayılı Kanun’un 21’nci maddesinde belirtilen ve belediye sınırları ile mücavir alanlar içinde yer alan eğlence işletmelerinin faaliyetleri eğlence vergisine tâbidir.

Kanun’un 21’nci maddesinde eğlence işletmeleri biletle girilen ve girilmeyen yerler olarak tanımlanmış ancak eğlence vergisinin konusuna giren bazı faaliyetler sayma suretiyle belirtmiş olmasına rağmen, biletle girilmesi zorunlu olmayan eğlence yerlerinin hangileri olduğu açıkça belirtilmemiştir. Diğer taraftan sirkler, lunaparklar, çalgılı bahçeler ve benzerleri eğlence vergisine tabi tutulduğundan, madde metnindeki “benzerleri” ifadesi eğlence vergisinin konusuna giren eğlence işletmelerinin belirlenmesinde zaman zaman tereddüt oluşturmaktadır.

Eğlence vergisinin konusuna giren faaliyetlerin tespitinde yaşanan tereddütler nedeniyle öncelikle günümüzde rastlanan yaygın bazı faaliyetlerin eğlence vergisinin konusuna girip girmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. 

 

      1. Eğlence Vergisinin Konusuna Girip Girmediği Tereddüt Edilen Bazı Faaliyetler

 

        1. Play Station Oyun Salonları

 

Günümüzde video oyun sektörü çok önemli gelişmeler kaydetmiş ve video oyunları özellikle gençler arasında oldukça rağbet görmeye başlamıştır. Gerek video oyun konsollarının gerekse bu konsollarda çalışan oyunların fiyatının yüksek olması nedeniyle herkesin her türlü oyuna kolaylıkla ulaşamamasından hareketle video oyun salonları faaliyet göstermeye başlamıştır. Play-station oyun salonu olarak da adlandırılan oyun salonlarının eğlence vergisine tabi olup olmadığına ilişkin tereddüt üzerine Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen bir özelgenin[1] özeti aşağıdaki gibidir:

“2464 sayılı Kanunun istisna ve muaflıkları düzenleyen 19’uncu maddesinde; atari, oyun makinesi ve bilgisayar oyunlarının oynatıldığı salonlarla ilgili bir muafiyet hükmüne yer verilmemiştir. Bu itibarla, eğlence mahiyetinde olan atari, oyun makinesi ve bilgisayar oyunlarının oynatıldığı play-station oyun salonlarının işleticilerinden Kanun’un 21’nci maddesinin 3’üncü bendinde belirtilen miktarlarda ve 22’nci maddedeki usul ve esaslara göre eğlence vergisinin alınması gerekmektedir.”

Danıştay 9’uncu Dairesi’nin 07/11/2007 tarih ve E: 2005/5313, K:2007/3726 sayılı kararı da Gelir İdaresi özelgesi ile aynı mahiyettedir.

Görüldüğü üzere gerek Gelir İdaresi gerekse Danıştay atari, oyun makinesi ve bilgisayar oyunlarının oynatıldığı play-station oyun salonlarının faaliyetlerinin eğlence vergisinin konusuna girdiği görüşündedir.

 

        1. İnternet Kafeler

 

2464 sayılı Kanun’un eğlence vergisinde istisna ve muaflıklara ilişkin 19’uncu maddesinin 5 numaralı bendinde; bira, alkollü içki içilmeyen, satılmayan ve ruhsatnamelerinde kahvehane, kıraathane, çayhane ve çay ocakları olduğu belirtilen yerler eğlence vergisinden istisna edilmiştir.

Buna göre, internete bağlanma hizmeti veren, alkollü içki içilmeyen, satılmayan ve ruhsatnamelerinde “kahvehane” veya “internet kafe” yazılı yerlerin eğlence vergisi ile yükümlü tutulmamaları gerekmektedir.[2] Ancak ruhsatnamesinde “internet kafe” yazsa bile fiilen play-station benzeri oyunlar oynanıyorsa, ruhsatında ne yazdığına bakılmaksızın eğlence vergisine tâbi tutulması icap etmektedir.

 

        1. Hobi Karting Faaliyetleri

 

Hobi karting faaliyetleri, parklarda eğlence amacıyla minyatür araçların yarışması suretiyle yapılmaktadır. Karting faaliyetinin eğlence amacından ziyade bir spor olarak yapılmasından bahisle eğlence vergisine tabi olmaması gerektiği şeklinde görüşler mevcuttur. Konuya ilişkin İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın bir özelgesi aşağıdaki gibidir[3];

“2464 sayılı Kanunun 20’nci maddesinin 3’üncü bendi ile biletle girilmesi zorunlu olmayan bar, pavyon, gazino, gece kulübü, taverna, diskotek, kabare, dansing, bilardo ve masa futbolu salonları gibi eğlence yerlerinden işin mahiyetine göre çalışılan her gün için belediye meclislerince takdir edilecek miktarda eğlence vergisi alınacağı hükme bağlanmış ve madde metninde eğlence yerleri geniş kapsamlı tanımlanarak maddede sayılanlar dışında kalan bazı yerler de eğlence vergisi kapsamına alınmıştır. Anılan Kanunun eğlence vergisine ilişkin istisna ve muaflıkları düzenleyen 19’uncu maddesinde ise hobi karting faaliyetleri ile ilgili herhangi bir istisna veya muafiyet hükmüne yer verilmemiştir. Bu itibarla hobi karting faaliyetinden dolayı eğlence vergisi alınması gerekmektedir.”    

Buna göre hobi mahiyetinde yapılan karting faaliyetleri nedeniyle 2464 sayılı Kanun’un 21’nci maddesinin 3’üncü bendinde belirtilen miktarlarda ve 22’nci maddesindeki usul ve esaslara göre eğlence vergisi alınması gerekmektedir.

 

        1. Buz Pateni Pisti İşletmeciliği Faaliyetleri

 

Buz pateni pisti insanların kış sporları veya buz pateni yapabilmeleri amacıyla çeşitli kimyasallar kullanılarak sertleştirilmiş alanlardır. Özellikle büyük şehirlerde bulunan alış veriş merkezlerinde buz pateni pisti bulunmaktadır. Buz pateni faaliyeti bir spor dalı olarak mevcut olduğundan, buz pateni pisti işletmeciliği faaliyetinin de eğlenceden ziyade spor amaçlı icra edildiği düşünülmektedir.

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın bir özelgesinde de buz pateni işletmeciliği faaliyetinin tek başına yapılması durumunda eğlence vergisine tâbi olmayacağı ifade edilmiş olup söz konusu özelgenin özeti aşağıdaki gibidir[4]:

“Şirketinize ait buz pateni pisti işletilen yerde, bu tesis dışında eğlence yeri mahiyetinde (dansing, bar, bilardo ve masa futbolu gibi) yerlerin bulunmaması durumunda, söz konusu işyeri eğlence vergisine tabi olmayacaktır. Ancak, buz pateni pistinin 2464 sayılı Kanunun 21’nci maddesinde belirtilen ve biletle girilen yerlerden olması veya bu işyerinde buz pateni pistinin yanı sıra bar, dansing, bilardo ve masa futbolu gibi eğlence yeri mahiyetinde yerlerin bulunması halinde, söz konusu işletmenin eğlence vergisine tabi olması gerekmektedir.”  

Görüleceği üzere buz pateni işletmeciliği faaliyetinin tek başına veya eğlence vergisine konusuna girmeyen diğer faaliyetlerle birlikte yapılması durumunda eğlence vergisi söz konusu olmayacak, buz pateni işletmeciliği faaliyetinin 2464 sayılı Kanun’un 21’nci maddesinde belirtilen faaliyetlerle beraber yapılması durumunda, buz pateni işletmeciliği dâhil tüm faaliyetler eğlence vergisine tabi olacaktır.

 

        1. Bowling Faaliyeti

 

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın bir özelgesinde, 2464 sayılı Kanunun eğlence vergisine ilişkin istisna ve muaflıkları düzenleyen 19’uncu maddesinde bowling faaliyeti ile ilgili herhangi bir istisna veya muafiyet hükmüne yer verilmediğinden bahisle, bowling faaliyetinden dolayı eğlence vergisi alınması gerektiğini ifade etmektedir.[5]

Buna göre bowling faaliyetinde bulunan işletmelerden 2464 sayılı Kanunun 21’nci maddesinin 3’üncü bendinde belirtilen miktarda ve 22’nci maddesindeki usul ve esaslara göre eğlence vergisinin alınması gerekmektedir.

 

        1. Belediye Sınırları Dâhilinde Bulunan Plajlar

 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 17’nci maddesinde, bu Kanun’un 21’nci maddesinde belirtilen ve belediye sınırları ile mücavir alanlar içinde yer alan eğlence işletmelerinin faaliyetlerinin eğlence vergisine tabi olduğu hükmüne yer verilmiş, mezkur Kanun’un 21’nci maddesinde ise hangi eğlence yerlerinden eğlence vergisi alınacağı belirlenmiştir. Söz konusu maddenin incelenmesinden de görüleceği üzere plajlar eğlence işletmeleri arasında sayılmamaktadır.

Buna göre, belediye ve mücavir alan sınırları içinde bulunan plaj işletmelerinden eğlence vergisi alınmaması gerekmektedir.

Ancak plajlarda şenlik ve konser gibi eğlencelerin tertiplenmesi halinde, bu faaliyetler eğlence vergisinin kapsamına gireceğinden, bu faaliyetlerden sağlanan gayrisafi hâsılat bedeli üzerinden eğlence vergisi ödenmesi gerekmektedir.[6]

 

        1. Turizm İşletme Belgeli Otellerde Yer Alan Bar ve Diskotekler

 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 21’nci maddesinin 3’üncü fıkrasında, biletle girilmesi zorunlu olmayan eğlence yerlerinin eğlence vergisine tabi olduğu hükme bağlanmıştır. Bilindiği üzere özellikle turizm bölgelerinde bulunan ve Turizm Teşvik Belgesi’ne sahip olan büyük çaplı otellerde, otelde konaklayan müşterilerin eğlenmelerine yönelik olarak faaliyet gösteren bar ve diskotekler bulunmaktadır.

2464 sayılı Kanun’un eğlence vergisinin istisna ve muaflıklarını düzenleyen 19’uncu maddesinde Turizm İşletme Belgeli otellerde faaliyet gösteren bar ve diskoteklere ilişkin herhangi bir muafiyet hükmüne yer verilmemiştir. Turizm İşletme Belgeli otellere çeşitli yasalarla sağlanan muhtelif vergisel avantajlar bulunmaktadır ancak eğlence vergisi bakımından hiçbir ayrıcalıkları yoktur.

Buna göre, Turizm Teşvik Belgeli otel işletmelerinde faaliyet gösteren bar ve diskotekler için 2464 sayılı Kanun’un 21’nci maddesinin 3’üncü bendinde belirtilen miktarda ve 22’nci maddesindeki usul ve esaslara göre eğlence vergisinin alınması gerekmektedir. Verginin mükellefi söz konusu bar ve diskotekleri işleten otel işletmeleridir. 

Diğer taraftan özellikle büyük ölçekli turizm tesislerinde lobby bar, pool bar, beach bar veya vitamin bar gibi isimlendirilen faaliyetlerden de günlük olarak yüksek miktarda eğlence vergisi alındığı görülmektedir. Turizm tesislerinde “bar” olarak adlandırılan bu tür faaliyetler müşterilerin alkollü veya alkolsüz içecek aldıkları ve niteliği itibariyle eğlence faaliyetinin bulunmadığı yerlerdir. Bar işletmeciliği faaliyetinin eğlence vergisine tabi olması için öncelikle “eğlence” unsurunun bulunması gerekmektedir. Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 22/04/1994 tarih ve E:1993/110, K:1994/189 sayılı Kararında da belirtildiği üzere, bir faaliyetin eğlence vergisine tabi olabilmesi için öncelikle müzik veya dans gibi eğlence unsurları ile beraber icra edilmesi gerekmektedir. Söz konusu Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu kararı ile bu tür bir eğlence unsurunu ihtiva etmeyen birahanelerin eğlence vergisine tabi tutulamayacağı ifade edilmiştir. Yüksek mahkeme kararı da dikkate alındığında turizm tesislerinde yer alan ve lobby bar, pool bar, beach bar veya vitamin bar gibi isimlendirilen faaliyetlerin eğlence vergisinin konusuna girmediği anlaşılmaktadır.

 

        1. Tek Kişilik Gösteriler (Stand-Up)

 

Tek kişilik gösteriler (stand-up), bir sanatçının bir hikâyeye bağlı olarak veya bağlı olmaksızın başından geçen olayları veya gözlemlerini anlattığı, izleyenlerin hoş vakit geçirmesine yönelik bir eğlence türüdür. Bu itibarla söz konusu faaliyetler eğlence vergisinin konusuna girmektedir.

2464 sayılı Kanunun 21’nci maddesinin birinci fıkrasının (I) numaralı bendinin 3’üncü alt bendinde, tiyatro, opera, operet, bale, karagöz, kukla ve ortaoyunu için eğlence vergisi oranı 91/1365 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yüzde (0) olarak belirlenmiştir. Bir faaliyetin verginin konusuna girmemesi ile verginin konusuna girip vergi oranının sıfır olması, fiilen aynı sonucu doğursa bile “vergi tekniği” açısından aynı değildir. Sayılan faaliyetler eğlence vergisine tâbidir, ancak verginin oranı sıfırdır.

Tek kişilik gösterilerin mahiyetine ilişkin Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’nün 10/01/2011 tarih ve 02/168 sayılı yazısının özeti aşağıdaki gibidir:

“Günümüzde tek kişilik gösteri sanatını seçmiş sanatçılar var. Bu sanatçılar tıpkı Meddah sanatını icra edenler gibi bir masaldan, destandan günlük hayattaki kimi olay, durum ve kişilerden yola çıkarak kendi kurguladıkları bir metni anlatırlar.

Yabancı dilden stand-up olarak bize geçen gösteri dalı, bizde yüzyıllarca Meddahlar tarafından kahve, meydan, pazaryeri gibi halkın yoğun olduğu yerlerde icra edilmiştir.

Günümüzde bu tür gösteri sanatını seçmiş sanatçılar ortaoyunu-meddah geleneğinin bugünkü temsilcileridir diyebiliriz. Dolayısıyla özellikle fiziksel ve düşünsel güçleri yüksek sanatçıların icra ettiği stand-up sanatını günümüzde modern meddahlık olarak değerlendirilebilir.” 

Buna göre tek kişilik gösterilerin ortaoyunu kapsamında değerlendirilerek eğlence vergisine tabi olması gerekmektedir. Ancak tiyatro, opera, operet, bale, karagöz, kukla ve ortaoyunu için eğlence vergisi oranı 91/1365 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yüzde (0) olarak belirlendiğinden bahse konu eğlence vergisinin ödenmemesi gerekmektedir.[7]

 

        1. Bilardo Masası Bulunan Kahvehaneler

 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun eğlence vergisinde istisna ve muafiyetleri belirleyen 19’uncu maddesinin 5 numaralı bendinde, bira, alkollü içki içilmeyen, satılmayan ve ruhsatnamelerinde kahvehane, kıraathane, çayhane ve çay ocakları olduğu belirtilen yerler eğlence vergisinden istisna edilmiştir. Bahse konu Kanun’un 20’nci maddesinin 3’üncü bendinde ise,  biletle girilmesi zorunlu olmayan bar, pavyon, gazino, gece kulübü, taverna, diskotek, kabare, dansing, bilardo ve masa futbolu salonları gibi eğlence yerlerinden işin mahiyetine göre çalışılan her gün için, tarifede belirlenecek miktarda eğlence vergisi alınacağı hükme bağlanmıştır.

Görüldüğü üzere alkollü içki satılmayan ve ruhsatnamelerinde kahvehane, kıraathane, çayhane ve çay ocağı yazan yerler eğlence vergisinden istisna edilmiş, bilardo salonları ise eğlence vergisine tabi tutulmuştur.

Ruhsatnamelerinde kahvehane veya kıraathane olduğu belirtilen iş yerlerinde bilardo masasının bulunması halinde söz konusu iş yerlerinin eğlence vergisine tâbi olup olmayacağı şeklindeki tereddütü gidermek üzere verilen Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü’nün 21/03/2005 tarih ve B.07.0.GEL0.66/6624-125/12997 sayılı özelgesinde, ruhsatnamelerinde kahvehane, kıraathane, çayhane ve çay ocağı olduğu belirtilen kahvehane niteliğinde olan yerlerde bilardo masasının bulunmasının işyerinin vasfını değiştirmeyeceğinden, bu tür işyerlerinin bilardo ve masa futbolu salonları gibi değerlendirilerek işleticilerinden eğlence vergisi alınmasının mümkün olmadığı ifade edilmektedir.

Diğer taraftan Danıştay 9’uncu Dairesi’nin 25/01/1988 tarih ve E:1987/2254, K:1988/207 sayılı kararında, kahvehane ruhsatı olan iş yerlerinde birden fazla bilardo masası bulunması halinde bu işyerlerinin kahvehane özelliğini yitireceğinden, bilardo oyun salonu olarak eğlence vergisine tabi olması gerektiğine hükmolunmuştur.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3’üncü maddesinin (B) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu hükme bağlanmıştır. Diğer bir deyişle verginin konusuna giren işlemlerin gerçek mahiyeti vergilendirmede esas teşkil edecektir.

Ruhsatlarında kahvehane yazan iş yerlerinde bilardo masasının da bulunması durumunda, söz konusu bilardo masalarının iş yerinin vasfını değiştirecek mahiyette olup olmadığına bakmak gerekecektir. Kahvehane ruhsatına sahip bir iş yerinde, çok fazla sayıda bilardo masasının bulunması ve işletmenin faaliyetlerinin önemli bir kısmının bilardo oynatmak olduğu bir durumda, iş yerinin ruhsatında kahvehane yazmasının bir önemi kalmayacak ve iş yeri bilardo salonu olarak kabul edilip eğlence vergisine tabi tutulacaktır. Burada önemli olan husus kaç tane bilardo masasının işletmenin kahvehane niteliğini yitirmesine sebep olacağıdır. Yukarıda yer alan Danıştay kararında, iş yerinde birden fazla bilardo masasının bulunması durumunda işyerinin kahvehane olma özelliğini kaybedeceği ifade edilmektedir. Danıştay kararındaki, kahvehane olarak ruhsatlandırılan bir iş yerinin birden fazla bilardo masasına sahip olması durumunda kahvehane niteliğini kaybedeceği şeklindeki görüşüne katılmamaktayız. Örneğin 1-2 masası bulunan bir kahvehanede bulunan bir adet bilardo masası işletmenin vasfını değiştirebileceği gibi, büyük ölçekli bir kahvehanede bulunan 3 bilardo masası işyerinin vasfını değiştirmeyebilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, bilardo masası bulunan kahvehanelerin faaliyetlerinin çoğunun hangi amaca özgülendiğinin belirlenmesidir. Kahvehane ruhsatına sahip iş yerinin gerçekte hangi faaliyete yönelik olarak işletildiğinin tespit edilmesi, söz konusu işyerinin eğlence vergisine tabi olup olmadığının belirlenmesini sağlayacaktır. 

 

        1. Bilardo Federasyonuna Bağlı Bilardo Salonları

 

Bilardo Federasyonuna bağlı olarak açılan bilardo spor okullarının spor amaçlı salonlar olduğu, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nda yer alan bilardo salonlarının ise eğlence amacıyla açılan salonlar olduğu ve sporun bir eğlence faaliyeti olmadığı, bundan dolayı Bilardo Federasyonuna bağlı olarak faaliyet gösteren bilardo spor okullarının eğlence vergisine tâbi olup olmadığı konusunda yaşanan tereddütleri gidermek amacıyla verilen Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 15/08/2006 tarih ve B.07.1.GİB.0.66/6624-165/63637 sayılı özelgesinde, bilardo salonlarının eğlence vergisine tabi olduğu, 2464 sayılı Kanun’da Bilardo Federasyonuna bağlı olarak açılan bilardo salonlarının eğlence vergisinden muaf olduğu yönünde herhangi bir düzenleme bulunmadığı, söz konusu bilardo salonlarının eğlence vergisinin kapsamı dışında tutulmasının Anayasanın 73’üncü maddesi[8] gereği ancak kanun değişikliği yapılması halinde mümkün olabileceği ifade edilmiştir.

Görüleceği üzere, Bilardo Federasyonuna bağlı olarak açılsa dahi bilardo salonları, 2464 sayılı Kanun’un 21’nci maddesinin 3 numaralı bendinde yazılan tarifeye göre Kanun’un 22’nci maddesinin 3’üncü fıkrasında belirtilen şekilde eğlence vergisine tabidir.

 

        1. Spor Müsabakaları ve Gösterileri

 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 21/1-I-4 maddesi uyarınca spor müsabakaları, at yarışları ve konserler %10 oranında eğlence vergisine tabidir.

Diğer taraftan 3289 sayılı Spor Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 17’nci maddesi ile bu Kanun’a göre yapılacak spor müsabaka ve gösterilerinden elde edilecek gelirlerin Katma Değer Vergisi hariç her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu hükme bağlanmıştır.

27/05/1988 tarih ve 3461 sayılı Türkiye Futbol Federasyonunun Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 28’inci maddesinde; 3289 sayılı Kanun’un profesyonel futbolla ilgili hükümlerinin uygulanmayacağı hükme bağlanmış, 24’üncü maddesinde ise; bu Kanun’a göre yapılacak müsabakalardan elde edilecek gelirler ile federasyonun diğer gelirlerinin her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olacağı belirtilmiştir.

Görüleceği üzere 3461 sayılı Kanun’un 24’üncü maddesi ile profesyonel futbol müsabakalarından, 3289 sayılı Kanun’un 17’nci maddesi ile profesyonel futbol dışında kalan spor müsabaka ve gösterilerinden elde edilecek gelirler her türlü vergiden muaf tutulmaktadır. 2464 sayılı Kanun’da söz konusu muafiyetlere ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamakla birlikte, söz konusu kanunların muafiyet getiren hükümleri 2464 sayılı Kanun’da yer alan hükümlere göre özel mahiyette olması nedeniyle, spor müsabakaları ve gösterilerinin eğlence vergisine tabi olmaması gerekmektedir.

 

        1. Birahaneler

 

2464 sayılı Kanun’un 20’nci maddesinin 3’üncü bendinde, biletle girilmesi zorunlu olmayan bar, pavyon, gazino, gece kulübü, taverna, diskotek, kabare, dansing gibi eğlence yerlerinde tarifede belirlenecek miktarın eğlence vergisinin matrahını oluşturacağı belirtilmektedir. Maddede belirtilen iş yerlerinin ortak özelliği icra edilen müzik ile birlikte alkollü içki satışının yapılmasıdır. Ayrıca Kanun metninde söz konusu iş yerleri örnek olarak sayılarak buna benzer mahiyetteki diğer iş yerlerinin de eğlence vergisinin konusuna girdiği ifade edilmiştir.

Konu ile ilgili Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 22/04/1994 tarih ve E:1993/110, K:1994/189 sayılı Kararında, 2464 sayılı Kanun’un 20’nci maddesinin 3’üncü bendi uyarınca biletle girilmesi zorunlu olmayan bar, pavyon, gazino, gece kulübü, taverna, dansing, diskotek, kabare gibi eğlence yerlerinden eğlence vergisi alınması gerektiği, anılan madde hükmünde biletle girilmesi zorunlu olmayan eğlence yerlerinin sınırlı olarak sayılmayıp, belirtilenler dışındaki bazı işletmelerin de bu vergiye tabi tutulmasının mümkün olduğu, ancak vergiye tabi tutulacak işletmelerin sayılan işletmelerle aynı amaca ve benzer niteliklere sahip olmaları gerekeceği, maddede sayılan işyerlerinde içki içilmesi değil, eğlence unsurunun ağır bastığı ve müzik eşliğinde veya müzik olmadan yapılan bazı faaliyetlerle veya bazı gösterilerin izlenmesiyle eğlenildiğinden birahanelerin bu işletmelerle aynı özellikleri taşımadığı ve dolayısıyla söz konusu madde uyarınca eğlence vergisine tabi tutulmaması gerektiği ifade edilmiştir.

Görüldüğü üzere içkili lokantaların bazıları eğlence vergisine tâbi değilken, bazıları tâbi olabilir. Örneğin cadde-sokak üstünde, özünde sadece yemek yenilen ancak yemek yanında aynı zamanda içki de verilen bir lokanta eğlence vergisine tâbi değilken, eğlence mekânlarının yoğun bulunduğu bir yerde bulunan ya da sahilde bulunan ve insanların sadece karınlarını doyurmak için değil, bütün bir akşamı geçirmek ve eğlenmek için geldikleri, yüksek sesle müzik yayını da yapılan bir içkili lokanta eğlence vergisine tâbi olabilir. Bu nedenle gerçek durum esas alarak her bir içkili lokantanın durumunun ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir.

Yukarıda yer alan Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurul kararında da belirtildiği üzere, birahaneler ile 2464 sayılı Kanun’un 20’nci maddesinin 3’üncü bendinde belirtilen eğlence işletmelerinin mahiyetinin farklı olması nedeniyle, birahanelerden eğlence vergisi alınmaması gerekmektedir.

 

        1. Halı Sahalar  

 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 20’nci maddesinin 3’üncü bendinde, biletle girilmesi zorunlu olmayan bar, pavyon, gazino, gece kulübü, taverna, diskotek, kabare, dansing, bilardo ve masa futbolu salonları gibi eğlence yerlerinde işin mahiyetine göre çalışılan her gün için tarifede belirlenen miktarın eğlence vergisinin matrahı olduğu hükme bağlanmıştır.

Eğlence vergisine tabi olan eğlence yerleri yukarıdaki gibi sayılmış olup, bu yerlerin ortak özelliği işletmelerin faaliyetinin eğlendirici özellik taşımasıdır. Halı sahalarda oyun oynayan oyuncular belirli bir süre için ücret ödemek suretiyle bizzat spor yapmaları ve spor sahasına bilet ücreti ödeyerek giren seyirci bulunmaması nedeniyle, eğlendirme amacı bulunmayan halı saha işletmelerinin eğlence vergisine tabi tutulmaması gerekmektedir.[9]

 

        1. Düğün Salonları

 

Danıştay 9’uncu Dairesi’nin 03/04/1990 tarih ve E:1989/945, K:1990/1182 sayılı kararında, düğün salonlarının umuma açık olmaktan ziyade düğün ve nişan merasimlerini icra etmek için yalnız davetlilerin toplandıkları yerler olduğu, düğün salonlarının esasen bu merasimlerin yapıldığı yerler olarak hazırlandığı ve bu sebeple 2464 sayılı Kanun anlamında eğlence yeri olmadıklarından bahisle düğün salonlarının eğlence vergisine tabi olmadıkları ifade edilmiştir.

Kişisel görüşümüz de söz konusu Danıştay kararı ile aynı paralelde olup, düğün salonlarından eğlence vergisi alınmaması gerektiği düşünülmektedir.

 

        1. Moda Defileleri

 

Giyim ve moda konusundaki yenilikleri tanıtmak amacıyla tertip edilen defile gösterilerinin 2464 sayılı Kanun’un 17’nci maddesi gereğince eğlence vergisine tabi olduğu şeklindeki Danıştay 9’uncu Dairesi’nin 15/11/1988 tarih ve E:1988/571, K:1988/3459 sayılı kararının gerekçesi aşağıda özetlenmiştir:

“2464 sayılı Kanunun 21’nci maddesinde film gösterilerinden, tiyatro, bale ve benzerlerinden, spor müsabakaları ve konserlerden ve lunapark, çalgılı bahçe ve benzerlerinden nisbi olarak eğlence vergisi alınacağı açıklandığına göre, amacı giyim ve moda konusundaki yenilikleri katalog gibi basılı yayın dışında ve orijinal bir şekilde tanıtmak olan defilenin, aynı zamanda maddede anılan eğlence faaliyetlerinde olduğu gibi eğlendirici nitelik taşıdığı kuşkusuz olduğuna nazaran bu faaliyetin idarece eğlence vergisine tabi tutulmasında yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Aslı itibariyle vergiye tabi bir faaliyette bir kısım davetiyelerin veya biletlerin parasız olarak dağıtılması ve bazı kişilere para almaksızın verilmiş olması, verginin mükellefinin, vergi ödeme yükümlülüğünden kurtulması için hukuki bir sebep teşkil etmeyip, kendi isteği ile para almaksızın davetiye veya biletleri veren yükümlünün buna tekabül eden vergiyi ödemesi gerekir.”  

Hazır giyim ve moda sektöründe faaliyet gösteren firmalar sezon başlamadan önce yeni sezon kreasyonlarını tanıtmak amacıyla moda defileleri düzenlemektedirler. Bu defileler bazı davetlilerin katılmasına olanak sağlayarak profesyonel mankenler aracılığıyla salonlarda yapıldığı gibi, mağaza önlerine kurulan standlarda da yapılabilmektedir. Salonlarda yapılan moda gösterilerine şirketin cari veya potansiyel müşterileri davet edilmekte ve defile salonuna girebilmeleri için söz konusu kişilere davetiye verilmektedir. Mağaza önlerine kurulan platform üzerinde yapılan moda gösterileri ise halka açık olmaktadır.

Moda defilesi düzenleyen firmaların amacı davetlilerin veya halkın eğlendirilmesi olmayıp firmanın yeni sezonda satışını yapacakları kıyafetleri tanıtmaya yöneliktir. 2464 sayılı Kanun’un 17 ve müteakip maddelerinin incelenmesinden, eğlence vergisinin eğlence yerlerinde yapılan eğlence faaliyetlerinden alınmasının, başka bir deyişle vergiye konu olan faaliyetlerin müzik eşliğinde eğlence amacına yönelik faaliyetler olmasının öngörüldüğü anlaşılmaktadır[10].

Firmalar, moda defilelerini yeni sezon ürünlerinin tanıtılması yanı sıra reklam amacıyla da düzenlemektedirler. Buradan da görüleceği üzere moda defilesi düzenleme faaliyeti eğlence vergisinden ziyade ilan ve reklam vergisinin konusuna girebilir. Ancak 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun ilan ve reklam vergisinin tarife ve nispetlerini belirleyen 15’inci maddesi incelendiğinde afiş, el ilanı, reklam panosu, bina cephelerinin reklam afişi ile giydirilmesi, katalog vb. reklam araçlarının ilan ve reklam vergisinin konusuna girdiği, canlı performans şeklindeki moda defilelerinin maddede sayılmadığı görülmektedir.[11]

Kanaatimizce; hazır giyim ve moda sektöründe faaliyet gösteren firmalar tarafından yeni dönemde satışa sunulacak ürünleri tanıtmak ve reklam yapmak amacıyla düzenlenen moda defileleri eğlence faaliyeti sayılamayacağından eğlence vergisinin, 2464 sayılı Kanun’un 15’nci maddesinde sayılmaması nedeniyle de ilan ve reklam vergisinin konusuna girmemektedir. Ancak Danıştay moda defilelerinden eğlence vergisi alınabileceği görüşündedir. Danıştay’ın görüşü doğru kabul edilse bile bu defa, moda defilelerinin hangi tarife üzerinden vergilenecekleri sorusu gündeme gelmektedir. Eğer moda defilesi biletli ise “ve benzerleri” ifadesine dayanarak tarifenin I/5 pozisyonuna göre vergilendirmek mümkün olabilir. Ancak defile biletli değilse durum karmaşıklaşmaktadır. Çünkü bu durumda tarifede uygun olabilecek tek yer “III. Biletle Girilmesi Zorunlu Olmayan Eğlence Yerleri” pozisyonudur. Bu halde de, sözgelimi bir firma defileyi kendi mağazasında yapabilir, otelde yapabilir veya sokakta yapabilir. Her bir durum için önceden belirlenmiş bir tarife olması gerekir. Zira otelin diskoteği için belirlenmiş bir tarife önceden mevcut olabilir ancak defile diskotekte değil de lobi de yapıldığında hangi tarife uygulanacaktır, ya da sokakta yapıldığında hangi işyeri esas alınacaktır gibi bir dizi problemle karşılaşılacaktır. 

 

        1. Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Düzenlenen Sergi, Fuar, Festival ve Benzeri Faaliyetlerin Bulunduğu Yerde Özel Kişilerce İşletilen Eğlence Yerleri

 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun eğlence vergisinde istisna ve muafiyetleri düzenleyen 19’uncu maddesinin 2’nci fıkrasında; genel ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler ve köyler tarafından kültürel, sosyal, turistik ve ekonomik amaçlarla düzenlenen kongre, konferans, fuar, festival, şenlik, sergi ve benzeri faaliyetler ile tertip edilen eğlenceler ve konserlerin eğlence vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.

Madde metninden de anlaşılacağı üzere, eğlence faaliyetlerinin eğlence vergisinden istisna olabilmesi için faaliyetin madde metninde sayılan kurum veya kuruluşlarca icra edilmesi gerekmektedir. Diğer bir deyişle, kamu kurum ve kuruluşlarınca sosyal, kültürel, ekonomik ve turistik amaçlarla düzenlenen sergi, fuar, festival, şenlik ve benzeri faaliyetlerin bulunduğu yerlerde diğer gerçek ve tüzel kişiler tarafından işletilen ve eğlence vergisinin konusuna giren eğlence yerlerinin eğlence vergisinden istisna edilmesi mümkün değildir.[12]

Örneğin Gaziantep belediyesi tarafından düzenlenen bir şenlik nedeniyle, özel kişilerce şenlik alanında lunapark faaliyetinde bulunulması durumunda, söz konusu faaliyet eğlence vergisine tâbi olacaktır.

 

    1. VERGİNİN MÜKELLEFİ

 

Eğlence vergisinin mükellefi, verginin konusuna giren eğlence yerlerini işleten gerçek veya tüzel kişilerdir. Birden fazla eğlence vergisine tabi faaliyetlerin bir arada icra edilmesi durumunda ise her bir eğlence işletmesini idare eden gerçek veya tüzel kişi ayrı ayrı verginin mükellefi olacaktır.  

Örneğin bir alışveriş merkezinde hem sinema hem de bar bulunması durumunda, söz konusu eğlence yerlerini işleten gerçek veya tüzel kişiler ayrı ayrı verginin mükellefi olacak, alışveriş merkezini işleten gerçek veya tüzel kişinin mükellefiyeti söz konusu olmayacaktır.

 

    1. İSTİSNA VE MUAFLIKLAR

 

Kanun’un 19’uncu maddesinde belirtilen eğlence faaliyetleri, eğlence vergisinden istisna tutulmuştur.

 

      1. Kamu Kurumları Tarafından Ulusal Günlerde Düzenlenen Tören ve Şenlikler

 

Ulusal bayramlar veya tarihi özellik taşıyan günler nedeniyle genel ve özel bütçeli[13] idareler ile il özel idareleri, belediyeler, köyler ve bunların kurdukları birlikler tarafından düzenlenen ve kazanç amacı gütmeyen tören, şenlik, müsabaka ve gösterilerle balo, temsil ve benzeri faaliyetler eğlence vergisinden istisna tutulmuştur.

İstisnanın uygulanabilmesi için eğlence faaliyetinin;

  • Ulusal bayramlar veya tarihi özellik taşıyan günler nedeniyle yapılması
  • Eğlence faaliyetinin genel ve özel bütçeli idareler ile il özel idareleri, belediyeler, köyler ve bunların kurdukları birlikler tarafından düzenlenmesi ve
  • Kazanç gayesi güdülmemesi

gerekmektedir.

 17/03/1981 tarih ve 2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanun’a göre, 29 Ekim günü ulusal bayram olarak belirlenmiştir. Aynı Kanun’a göre resmi bayram günleri, 23 Nisan günü Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs günü Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı, 30 Ağustos günü Zafer Bayramı olarak ifade edilmiştir.

Örneğin Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle bir belediye tarafından tertip edilen balo veya 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle düzenlenen şenlikler eğlence vergisinden istisna olacaktır. Söz konusu eğlence faaliyetlerinin yukarıda belirtilen kurum veya kuruluşlar dışındaki kişi veya kurumlarca, örneğin bir dernek tarafından, düzenlenmesi durumunda ise eğlence vergisi istisnası söz konusu olmayacaktır.

 

      1. Kamu Kurumları Tarafından Düzenlenen Kongre, Fuar, Festival vb. Faaliyetler

 

Genel ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri, belediyeler ve köyler tarafından kültürel, sosyal, turistik ve ekonomik amaçlarla düzenlenen kongre, konferans, fuar, festival, şenlik, sergi ve benzeri faaliyetler ile tertip edilen eğlenceler ve konserler de eğlence vergisinden istisna edilmiştir.

Bir belediyenin yöreyi kalkındırmak, tanıtımını sağlamak, vatandaşlar arasında dayanışma duygusunu geliştirmek, kültürel gelişime katkıda bulunmak gibi amaçlarla gerçekleştireceği faaliyetler ve bu faaliyetler kapsamında düzenlenen konser, sinema gösterisi, çeşitli yarışmalar, ışıklı gece gösterileri ve benzeri faaliyetler eğlence vergisinin konusu dışında kalmaktadır. Özel olarak kâr amacı güdülmediği sürece bir belediye tarafından yapılacak bu tür faaliyetlerin hiç biri eğlence vergisine tâbi olmaz, çünkü mutlaka kültürel, sosyal, turistik ve ekonomik amaçlardan birine girer.

Düzenlenen asıl aktivitenin panel, konferans kongre gibi faaliyetler olması, bunlarla ilintili olarak düzenlenen eğlence faaliyetlerini vergiye tâbi kılmaz. Sözgelimi, ilçenin turizm potansiyelini tartışmak üzere gündüz düzenlenen bir panel akşamında bir de konser düzenlenmesi durumunda bu konser de eğlence vergisine tâbi olmayacaktır. Ancak bu faaliyeti düzenleyen kurumun yukarıda sayılanlardan olması şarttır.

 

      1. Okullar ve Askeri Tesislerde Düzenlenen Faaliyetler

 

Eğitim ve öğretim kuruluşları ile okul dernekleri, kamu yararına çalışan dernekler, orduevleri, askeri gazinolar ve askeri dinlenme tesislerinde tertiplenen eğlenceler eğlence vergisine tâbi değildir.

Burada dikkat edilmesi gereken husus, yukarıda belirtilen yerlerde tertip edilen eğlence faaliyetlerinin eğlence vergisinden istisna olduğudur. Eğlence faaliyetini tertip eden kişi veya kurumun istisna uygulamasında önemi bulunmamaktadır.

Örneğin bir okulun konferans salonunda öğrencilere yönelik olarak düzenlenen sinema filmi gösterimi, karşılığında öğrencilerden bedel alınsın veya alınmasın, eğlence vergisinden istisnadır. Film gösterimini okul yönetimi veya başka bir gerçek veya tüzel kişinin tertip etmesinin önemi bulunmamaktadır. Madde metninde “kazanç gayesi gütmeme” şartı bulunmadığından, sinema filmi gösterimi karşılığında öğrencilerden herhangi bir bedel alınması, istisna uygulamasını etkilemeyecektir.

Ancak ticari amaçla salon kiralanması durumunu bundan ayırmak gerekmektedir. Zira istisnanın amacı öğrenciler ve askerlere yönelik eğlence faaliyetleri ile kamu yararına çalışan derneklerin kâr amacı gütmeksizin amaçları doğrultusunda gerçekleştirdikleri faaliyetlerin vergi dışı bırakılmasıdır. Günümüzde özel tiyatro işletenler, okulların salonlarını kullanarak hizmet verebilmektedirler. Özellikle küçük çaptaki tiyatro topluluklarının kendilerine özel bir salonu bulunmamakta ve okulların salonlarını kiralayarak eserlerini sergilemektedirler. Bu şekilde icra edilen eğlence faaliyetleri madde metnindeki istisnanın kapsamına girmemektedir.

 

      1. Spor Toto Teşkilat Başkanlığı Tarafından Düzenlenen Müşterek Bahis Oyunları

 

21/03/2007 tarihli ve 26469 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5602 sayılı Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi, Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un 10’uncu maddesi ile 2464 sayılı Kanun’un 19’uncu maddesinin değiştirilen 4’üncü bendi ile Spor Toto Teşkilat Başkanlığı tarafından tertip edilen müşterek bahisler 01/04/2007 tarihinden itibaren eğlence vergisinden istisna tutulmuştur. İlgili kuruluş tarafından düzenlenmeyen müşterek bahisler ise eğlence vergisine tabi bulunmaktadır.

Buna göre Spor Toto Teşkilatı tarafından düzenlenen Spor Toto ve İddia oyunları 01/04/2007 tarihinden itibaren eğlence vergisinden istisnadır. 

 

      1.  Kahvehane ve Çay Ocakları

 

Bira ve alkollü içki içilmeyen, satılmayan ve ruhsatnamelerde kahvehane, kıraathane, çayhane ve çay ocakları olduğu belirtilen yerler eğlence vergisinden istisnadır.

İnternete bağlanma hizmeti veren, bira, alkollü içki içilmeyen, satılmayan ve ruhsatnamelerinde “Kahvehane” veya “İnternet Kafe” yazılı yerlerin eğlence vergisi ile yükümlü tutulmamaları gerekmektedir.[14] Ancak, internete bağlanma hizmeti yanında play-station tarzı oyun salonu şeklinde hizmet veren yerler ruhsatlarında ne yazdığından bağımsız olarak eğlence vergisine tâbidir.

Benzer şekilde ruhsatlarında kahvehane, kıraathane, çayhane ve çay ocağı oldukları belirtilen yerlerde alkollü içki de satılması ve eğlence niteliğinin ağır basması durumunda eğlence vergisi istisnası söz konusu olmayacaktır.

 

      1. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)

 

5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun 6552 sayılı Kanun’un 38’inci maddesiyle değişik 36’ıncı maddesine göre; SGK, 10/09/2014 tarihinden geçerli olmak üzere bu Kanun kapsamındaki faaliyetleri dolayısıyla yapılan işlemler yönünden ilgili kanunlarında yer almamış olsa dahi 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan, elektrik ve havagazı tüketim vergisi ve yangın sigortası vergisi hariç olmak üzere 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu gereğince alınan vergi, harç, katılma payı ile tasdik ücretlerinden, düzenleyeceği kağıtlar nedeniyle damga vergisinden, sahip olduğu taşınmazlar dolayısıyla emlak vergisinden, satın alınan ve satılan taşınmazlar ile ilgili olarak tapu ve kadastro döner sermaye bedellerinden ve her türlü dava ve icra işlemlerinde teminat yatırma mükellefiyetinden muaftır.

Bu nedenle SGK, 10/09/2014 tarihinden itibaren eğlence vergisinden muaftır.

 

    1. EĞLENCE VERGİSİNİN MATRAHI

 

      1. Biletle Girilen Yerlerde

 

Eğlence vergisinin matrahı biletle girilen yerlerde, eğlence vergisi hariç olmak üzere bilet bedeli olarak sağlanan gayri safi hâsılat olacaktır. Bilet bedeli dışında bağış ve başka adlar altında alınan paralar da verginin matrahına dâhil edilecektir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 20’nci maddesinin 1’nci fıkrasına göre, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu belirtilmekte ve söz konusu maddenin 4’üncü fıkrası ile de, belli tarifeye göre fiyatı tespit edilen işler ile bedelin biletle tahsil edildiği hallerde tarife ve bilet bedelinin katma değer vergisi dâhil edilerek tespit edileceği ve verginin müşteriye ayrıca intikal ettirilmeyeceği hüküm altına alınmıştır. Yine aynı Kanun’un, 24’üncü maddesinde, matraha dâhil olan unsurlar sayılmış vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurların katma değer vergisi matrahına dâhil olduğu belirtilmiştir.

Buna göre, katma değer vergisinin matrahına eğlence vergisi dâhil edilmektedir.  Eğlence vergisi ise, bilet bedelinden katma değer vergisi düşüldükten sonra kalan bedel üzerinden, yani katma değer vergisi matrahı üzerinden iç yüzde oranı ile hesaplanacaktır. Bu suretle hesaplanan eğlence vergisi, eğlence vergili bedelden çıkarılacak  ve eğlence vergisinin matrahı bulunacaktır.

Örneğin 10 TL bedelle satılan sinema filmi biletine ait eğlence vergisinin hesabı şöyle olacaktır;

Öncelikle bilet bedeli üzerinden iç yüzde oranı yöntemi ile katma değer vergisi hariç bilet bedelinin bulunması gerekmektedir.

KDV Hariç Bilet Bedeli (Eğlence vergisi matrahı) = 10 / 1.18 = 8.47 TL

Daha sonra eğlence vergisi matrahına sinema filmleri için belirlenen %10 oranı uygulanmak suretiyle eğlence vergisi hesaplanacaktır.

Eğlence Vergisi = 8.47 x %10 = 0.85.-TL

 

      1. Müşterek Bahislerde

 

Müşterek bahislerde, iştirakçilerden tahsil edilen tutardan Katma Değer Vergisi düşüldükten sonra kalan tutar eğlence vergisinin matrahını oluşturmaktadır.

Örnek: ABC  kurumu tarafından düzenlenen at yarışı için katılımcılardan 708.000.-TL tahsil edilmiştir. Bu tutar üzerinden iç yüzde uygulanmak suretiyle (KDV oranı %18 olarak dikkate alındığında 108.000.-TL KDV hesaplanmıştır.

Bu durumda, eğlence vergisinin matrahı (708.000 - 108.000=) 600.000.-TL olacaktır. Bu tutara, müşterek bahislere uygulanan % 5 oranının uygulanması suretiyle eğlence vergisi 30.000.-TL olarak hesaplanacaktır.

 

      1. Biletle Girilmesi Zorunlu Olmayan Eğlence Yerlerinde

 

Biletle girilmesi zorunlu olmayan bar, pavyon, gazino, gece kulübü, taverna, diskotek, kabare, dansing, bilardo ve masa futbolu salonları gibi eğlence yerlerinde eğlence vergisinin matrahı işin mahiyetine göre çalışılan her gün için 2464 sayılı Kanun’un 96’ncı maddesine göre tespit edilen miktardır.

2464 sayılı Kanun’un 96’ncı maddesinin 6527 sayılı Kanun[15] ile değişik (A) fıkrasına göre, biletle girilmesi mecburi olmayan eğlence yerlerinden alınacak maktu vergi tarifeleri, Kanunda belirtilen en alt ve en üst sınırları aşmamak şartıyla mahallin çeşitli semtleri arasındaki sosyal ve ekonomik farklılıklar göz önünde tutularak ilgili belediye meclislerinin önerisi, İçişleri Bakanlığının görüşü ve Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca tespit edilir. Tespit edilen bu tutarlar, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılır. Bu şekilde hesaplanan miktar ve tutarların, virgülden sonraki iki hanesi dikkate alınarak uygulanır. Şu kadar ki, bu miktar ve tutarlar ilgili tarifeler için belirlenen en çok tutarı aşamaz. Bu uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.

Görüldüğü üzere biletle girilmesi zorunlu olmayan eğlence yerlerine ilişkin eğlence vergisi maktu olarak alınmaktadır. Kanun’un 21’inci maddesinde belirlenen hadler arasında kalmak şartıyla belediyelerin tahsil edecekleri eğlence vergisi miktarını belirleme yetkisi Bakanlar Kurulu’na aittir. Bakanlar Kurulu’nca belirlenen tutarlar her yıl yeniden değerleme oranında artırılacaktır.

 

    1. EĞLENCE VERGİSİNİN ORAN VE MİKTARI

 

Eğlence vergisinin nispet ve miktarları eğlence faaliyetlerine göre, 2464 sayılı Kanun’un 21’inci maddesinde aşağıdaki şekilde belirlenmiştir.

 

I- Biletle Girilen Yerlerde:

 

1- Yerli Film Göstermelerinden

%10

2- Yabancı Film Göstermelerinden

%10

3- Tiyatro, opera, operet, bale, karagöz, kukla ve ortaoyunundan

%0

4- Spor müsabakaları, at yarışları ve konserlerden

%10

5- Sirkler, lunaparklar, çalgılı bahçeler ve benzerlerinden

%20

II- Müşterek Bahislerde

%5

III- Biletle Girilmesi Zorunlu Olmayan Eğlence Yerlerinden (Günlük, TL)

5-100

 

Yukarıda da ifade edildiği gibi, tarifenin III numaralı pozisyonu için Bakanlar Kurulu’nca 5.-TL ile 100.-TL arasında kalmak kaydıyla belirleme yapılmaktadır. Ancak Bakanlar Kurulu, bu konuda henüz bir düzenleme yapmamıştır. Bakanlar Kurulunca tespit edilecek karar yürürlüğe girinceye kadar; 6527 sayılı Kanun’un 6’ncı maddesi ile 2464 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 7’nci Madde yürürlükte olacaktır. Bu madde uyarınca 2013 yılında uygulanmak üzere belediye meclislerince eğlence vergisi tarifesinin III nolu pozisyonu için belirlenmiş olan vergi tarifesi uygulanmaya devam edilecektir.

 

    1. EĞLENCE VERGİSİNİN ÖDENMESİ

 

      1. Biletle Girilen Yerlerde

 

Vergi biletle girilen yerlerde bilet bedellerine eklenmek suretiyle hesaplanır ve belediye tarafından özel damga konulması sırasında ödenir. Bu suretle alınan biletlerin kullanılmadan iadesi halinde peşin olarak ödenen vergi geri verilir.

Genel ve Özel Bütçeli İdarelerle, İl Özel İdareleri ve köyler tarafından yürütülen spor müsabakaları, at yarışları ve benzeri faaliyetlerde bilet bedeli ile birlikte alınan vergi takip eden 20 gün içinde ilgili belediyeye ödenir.

Yerli ve yabancı film gösterimlerine ilişkin belirlenen vergi Kanun’un 22’nci maddesinin (1) numaralı bendinde öngörüldüğü şekilde hesaplanarak biletler kullanılmadan önce mahallin mal müdürlüğüne veya muhasebe müdürlüğüne emaneten yatırılır. Ödemenin yapıldığına dair banka dekontunun ibrazı üzerine belediye tarafından biletlere özel damga konulur. Bahsi geçen yerlerde toplanan meblağın % 75'i Kültür ve Turizm Bakanlığı Merkez Saymanlık hesabına, % 25'i ilgili belediyeye tahsilini takip eden ayın onbeşinci günü akşamına kadar aktarılır.

Sinemalarda yerli ve yabancı film gösteren mükellefler, istemeleri halinde giriş biletlerini ödeme kaydedici cihazlar vasıtasıyla düzenleyebileceklerdir. Bu şekilde düzenlenen ödeme kaydedici cihaz fişleri, "giriş bileti" olarak kabul edilmektedir. Giriş bileti düzenlemede kullanılacak olan Maliye Bakanlığı onaylı ödeme kaydedici cihazların kâğıt rulolarına, 2464 sayılı Kanun’un 21’inci maddesi ile getirilen "belediyeler tarafından özel damga konulması şartı" aranmayacaktır.

Giriş biletlerini yukarıda belirtilen ödeme kaydedici cihazları kullanmak suretiyle düzenleyen mükellefler, 63 Seri No'lu KDV Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanunla İlgili Genel Tebliğ uyarınca, 2464 sayılı Kanun’a göre tahsil edilen eğlence vergisini, ödeme kaydedici cihazların günlük kapanış fişleri (Z raporu) ve mali hafıza raporlarından yararlanarak hesaplayacaklardır.

     Mükellefler, hesaplanan her aya ait eğlence vergisini, en geç ertesi ayın 20’nci günü akşamına kadar mahallin malmüdürlüğü veya muhasebe müdürlüğüne ödeyeceklerdir. Malmüdürlükleri ve muhasebe müdürlüklerince, tahsil edilen meblağın % 75'i Kültür ve Turizm Bakanlığı Merkez Saymanlığı hesabına, % 25'i de ilgili belediyeye, tahsilini takip eden ayın onbeşinci günü akşamına kadar aktarılacaktır. Verginin ödendiğine dair belge ve o aya ait hasılatı gösteren ödeme kaydedici cihaz mali hafıza raporu, bir bilgi formu ekinde, ödemenin yapıldığı ayın sonuna kadar ilgili belediyeye verilecektir.

 

      1. Müşterek Bahislerde

 

Müşterek bahislerde her aya ait eğlence vergisi o ayı takip eden ayın 20’nci günü akşamına kadar ilgili belediyeye bir beyanname ile bildirilir ve aynı sürede ödenir.

At yarışları üzerine düzenlenen müşterek bahislerde, eğlence vergisinin hangi belediyeye ait olduğu konusunda süregelen bir tartışma mevcuttur. Müşterek bahislerin oynandığı ganyan bayilerinin eğlencenin gerçekleştiği yer olduğu düşüncesinden hareket ederek bazı belediyelerce Türkiye Jokey Kulübü (TJK) adına eğlence vergisi salınmış ve ilgili kurum tarafından söz konusu vergilendirme işlemleri yargı mercilerine taşınmıştır. Danıştay tarafından verilen kararlarda, ganyan bayileri eğlence faaliyetlerinin icra edildiği yerler olarak kabul görmemiş ve yapılan vergilendirme işlemlerinin terkin edilmesi görüşü benimsenmiştir[16]. Söz konusu Danıştay kararlarında ayrıca müşterek bahislere ilişkin eğlence vergisinin TJK’nın merkezinin bulunduğu belediye tarafından tahsil edilmesi gerektiği hükmolunmuştur.

At yarışları üzerine düzenlenen müşterek bahislere ilişkin eğlence vergisini tahsile yetkili belediyenin hangisi olduğu ile ilgili tartışmalar, müşterek bahis faaliyetlerinin eğlence olarak kabul edilerek belediye gelirleri arasında sayılmasından kaynaklanmaktadır. Müşterek bahislere katılanların temel amacı eğlenmekten çok bahis oynadıkları atın birinci gelmesi neticesinde maddi menfaat sağlamaktır. Kelime olarak müşterek bahis “at yarışlarında, en az iki koşuda yarışan hayvanlardan birinin kazanmasına bağlanan talih oyunu” anlamına gelmektedir. Görüldüğü üzere müşterek bahisler, esasında eğlenceden ziyade şans oyunudur ve zaten 6102 sayılı Şans Oyunları Vergisi Kanunu kapsamındadır. Diğer taraftan yerel mahiyetteki ihtiyaçların karşılanması amacıyla yerel yönetimlere bırakılan gelir kalemlerini düzenleyen 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’na, TJK tarafından yetki verilen ganyan bayileri aracılığı ile iştirak edilen ve ülke çapında düzenlenen, hatta internet aracılığı ile yurt dışından dahi iştirak edilebilen müşterek bahislerin dâhil edilmesi, 2464 sayılı Kanun’un getiriliş amacıyla da çelişmektedir. 2464 sayılı Kanun’da yer alan gelir unsurları incelendiğinde tüm gelir unsurlarının yerel mahiyette olduğu görülecektir.

At yarışları üzerine düzenlenen müşterek bahislere ilişkin eğlence vergisini tahsil etme yetkisinin ganyan bayilerinin bulunduğu yerin belediyesine değil, at yarışlarının düzenlendiği hipodromların bağlı bulunduğu yer belediyesine ait olduğunu düşünmekteyiz. 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 23/1-c maddesinde yer alan “2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nda yer alan oran ve esaslara göre büyükşehir belediyesince tahsil olunacak at yarışları dâhil müşterek bahislerden elde edilen Eğlence Vergisinin % 20’si müşterek bahislere konu olan yarışların yapıldığı yerin belediyesine, % 30’u nüfuslarına göre dağıtılmak üzere diğer ilçe ve ilk kademe belediyelerine ayrıldıktan sonra kalan % 50'si büyükşehir belediyesi geliridir” şeklindeki düzenleme müşterek bahislere ilişkin eğlence vergisini tahsil etme yetkisinin ganyan bayilerinin bulunduğu belediyeye ait olmadığını net bir şekilde ortaya koymaktadır. 5216 sayılı Kanun’un 23/1-c maddesi müşterek bahislere ilişkin eğlence vergisinin ilçe ve ilk kademe belediyelerine dağılımını düzenlemektedir. Büyükşehir belediyesi dışında bulunan yerlerde bulunan hipodromlarda düzenlenen at yarışları üzerine düzenlenen müşterek bahisler nedeniyle doğan eğlence vergisini tahsil etme yetkisi, bu yerlerde aynı ilçe belediyeleri bulunmadığından, hipodromun bulunduğu yer belediyelerine aittir.[17]

At yarışları üzerinden müşterek bahis oynanması eğlence vergisinin konusuna girmekte olup, at yarışlarını izlemek amacıyla hipodromlara giriş yapılması ayrıca eğlence vergisinin kapsamına girmektedir. At yarışlarını izlemek amacıyla hipodromlara giriş bilet bedeli üzerinden alınan eğlence vergisi, “biletle girilen yerler” kapsamındadır. Buna göre, hipodromlara giriş amacıyla tahsil edilen bilet bedelinden katma değer vergisi indirilecek ve bulunan rakam üzerinden eğlence vergisi hesaplanarak ödenecektir.

 

      1. Biletle Girilmesi Zorunlu Olmayan Eğlence Yerlerinde

 

Bar, pavyon, gece kulübü, taverna, diskotek, bilardo salonu, play-station salonu gibi biletle girilmesi zorunlu olmayan eğlence yerlerinde her aya ait eğlence vergisi, o ayı takip eden ayın 20’nci günü akşamına kadar ilgili belediyeye yatırılacaktır.

 

 

Açıklama: D:\Ders Hazırlıkları\Belediye Gelirleri\belediye gelirleri dökümanları\eğlence vergisi beyannamesi.jpg

 

 

 

 

    1. BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİ TARAFINDAN TAHSİL EDİLECEK EĞLENCE VERGİSİ

 

Belediye sınırları ve mücavir alanlar dâhilindeki eğlence faaliyetlerine ilişkin eğlence vergisini tahsil etme yetkisi, at yarışları dâhil müşterek bahisler nedeniyle doğacak eğlence vergisi hariç olmak üzere, eğlence faaliyetinin icra edildiği yerin bağlı olduğu belediyeye aittir.

5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 23/1-c maddesinde; 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nda yer alan oran ve esaslara göre büyükşehir belediyesince tahsil olunacak at yarışları dâhil müşterek bahislerden elde edilen eğlence vergisinin % 20’si müşterek bahislere konu olan yarışların yapıldığı yerin belediyesine, % 30’u nüfuslarına göre dağıtılmak üzere diğer ilçe belediyelerine ayrıldıktan sonra kalan % 50'si büyükşehir gelirleri arasında sayılmıştır. Söz konusu madde metninden de anlaşılacağı üzere at yarışları dâhil müşterek bahisler nedeniyle doğacak eğlence vergisi büyükşehir belediyesince tahsil edilecek ve yukarıda belirtilen dağıtıma tabi tutulacaktır.

Örneğin İzmir hipodromunda düzenlenen at yarışları üzerine yapılacak müşterek bahislere ilişkin eğlence vergisi İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından tahsil edilecek, tahsil edilen verginin %20’si at yarışlarının düzenlendiği hipodromun Buca Belediyesi sınırları dâhilinde bulunması nedeniyle bu belediyeye verilecek, %30’u büyükşehir sınırları dâhilindeki diğer belediyelere nüfusları oranında paylaştırılacak, kalan %50’si ise büyükşehir belediyesinin geliri olacaktır. At yarışlarının Elazığ’da düzenlenmesi durumunda ise müşterek bahislere ilişkin eğlence vergisinin tamamı Elazığ Belediyesi tarafından tahsil edilecektir.[18] 

5216 sayılı Kanun’un 23’üncü maddesinin (d) bendi uyarınca, büyükşehir belediyesine bırakılan sosyal ve kültürel tesisler, spor, eğlence ve dinlenme yerleri ile yeşil sahalar içinde tahsil edilecek her türlü belediye vergi, resim ve harçları büyükşehir belediyesinin gelirleri arasında sayıldığından, bu alanlarda faaliyet gösteren eğlence işletmelerine ait eğlence vergisi büyükşehir belediyesi tarafından tahsil edilecektir.

 

 

    1. BELEDİYELERCE TAHSİL EDİLEN EĞLENCE VERGİSİNDEN YAPILACAK SOSYAL AMAÇLI YARDIMLAR

 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 103’üncü maddesinde, eğlence vergisi hâsılatın % 10'unun, bulunan yerlerde darülaceze ve benzeri kuruluşlar hissesi olarak ayrılıp belediyece sözü geçen müesseselere % 10'unun da verem savaşına ayrılıp belediye sınırları içinde Verem Savaş Derneği Teşkilatı varsa yardım olarak bu derneğe verileceği hükme bağlanmıştır.

Buna göre belediyeler tarafından tahsil edilen eğlence vergisi tutarının %10’u belediye sınırları içinde bulunan darülaceze ve benzeri kuruluşlara, %10’u ise belediye sınırları içinde bulunan Verem Savaş Deneği Teşkilatına verilecektir.

At yarışları dâhil olmak üzere düzenlenen müşterek bahislerde verginin tahsil yetkisi büyükşehir belediyelerine aittir. Büyükşehir belediyeleri tarafından tahsil edilen eğlence vergisi 2464 sayılı Kanun’un 103’üncü maddesinde belirtilen şekilde dağıtıma tabi tutulacaktır. Büyükşehir belediye sınırları içinde bulunan ilçe belediyeleri söz konusu dağıtımdan kendilerine düşen tutar üzerinden yukarda belirtilen %10’luk payları ayıracaklardır. Büyükşehir belediyelerinin darülaceze ve benzeri kuruluşlar ile Verem Savaş Derneği Teşkilatına pay vermeleri gerekmemektedir. Örneğin İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından tahsil edilen 100.-TL tutarındaki at yarışları üzerine düzenlenen müşterek bahislere ilişkin olarak tahsil edilen eğlence vergisinin 20.-TL’si hipodromun bulunduğu Bakırköy Belediyesi’ne, 30.- TL’si ise diğer ilçe ve ilk kademe belediyelerine nüfusları oranında dağıtılacak, 50.-TL’si ise büyükşehir belediyesinin geliri olacaktır. Hipodromun bulunduğu Bakırköy Belediyesi sınırları içinde darülaceze ve benzeri kuruluşlar ile Verem Savaş Derneği Teşkilatı bulunması durumunda, tahsil edilen 20.-TL’nin %10’u söz konusu kuruluşlara sosyal yardım olarak aktarılacaktır.[19]

 

 

 

 

[1] Gelir İdaresi Başkanlığı, İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 18/05/2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.35.17.02-032-160 sayılı özelgesi.

[2] Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü’nün 02/03/2005 tarih ve 1 No’lu Belediye Gelirleri Kanunu Sirküleri.

[3] Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 04/02/2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.18.01-175.02-3131 sayılı özelgesi.

[4] Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 12/04/2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.17.02-BGK:20.MD-2010-45-224 sayılı özelgesi.

[5] Gelir İdaresi Başkanlığı, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 05/12/2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.18.01-175.02-3133 sayılı özelgesi.

[6] Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü’nün B.07.0.GEL.0.66/6624-84 sayılı özelgesi.

[7] Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 11/10/2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.18.01-1785 sayılı özelgesi.

[8] Anayasa’nın 73’üncü maddesi: “Herkes kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür. Vergi yükünün adaletli ve dengeli dağılımı, maliye politikasının sosyal amacıdır. Vergi, resim, harç ve benzeri yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır.”

[9] Danıştay 9’uncu Dairesinin 16/12/1992 tarih ve E:1992/1270, K:1992/3088 sayılı kararı.

[10] Danıştay 9’uncu Dairesi’nin 15/11/1988 tarih ve E:1988/571, K:1988/3459 sayılı kararına ilişkin azınlık oyu.

[11] Umut VARLI: “Eğlence Vergisinin Konusuna Giren Faaliyetler İle İlgili Tereddüt Edilen Hususlar”, İdari ve Mali Mevzuat, Haziran 2013, Sayı :153, s.11.

[12] Danıştay 9’uncu Dairesinin 13/11/1985 tarih ve E:1985/361, K:1985/1444 sayılı kararı da aynı mahiyettedir.

[13] Kanun metninde “katma bütçe”den bahsedilmekle beraber, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle böyle bir bütçe türü kalmamıştır. Eskiden katma bütçeli sayılan kuruluşların pek çoğu “özel bütçe” kapsamına alınmıştır.

[14] 02/03/2005 tarih ve 1 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu Sirküleri.

[15] 01/03/2014 tarih ve 28928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

[16] Danıştay 9. Dairesi 03/06/2004 tarih ve E:2004/84, K:2004/3830 sayılı, Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu 17/10/2003 tarih ve E:2003/257, K: 2003/391 sayılı, Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu 12/12/2003 tarih ve E:2003/321, K: 2003/444 sayılı kararları

[17] Umut VARLI: “At Yarışlarına İlişkin Eğlence Vergisi”, İdari ve Mali Mevzuat, Nisan 2013, Sayı 151, s. 37.

 [18] Umut VARLI, “At Yarışlarına İlişkin Eğlence Vergisi”, İdari ve Mali Mevzuat, Nisan 2013, Sayı 151, s. 36.

[19] Umut VARLI, “At Yarışlarına İlişkin Eğlence Vergisi”, İdari ve Mali Mevzuat, Nisan 2013, Sayı 151, s.36.